Gündem

10. Önlük Giyme Töreni Gerçekleştirildi

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Tıp Fakültesi 2017-2018 Öğretim yılı Önlük Giyme Töreni, Troia Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi.

Törene, Rektör Prof. Dr. Yücel Acer, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Süha Özden,  Prof. Dr. Mirza Tokpunar, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tamer Demir, Mimarlık ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Abdullah Kelkit, Güzel Sanatlar Fakültesi Dekan Vekili Prof. Dr. Dinçay Köksal, Sağlık Bilimleri Enstitü Müdürü Prof. Dr. Ahmet Ünver, Türk Tabipler Birliği Temsilcileri ile çok sayıda akademisyen, öğrenci ve veli katıldı.
 
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından, ÇOMÜ Güzel Sanatlar Fakültesi Sahne ve Görüntü Sanatları Bölümü Öğretim Görevlisi Yonca Yüksel’in piyano dinletisiyle başlayan tören 2015 yılında ÇOMÜ’den mezun olan Doktor Makbule Gizem Çayırlı’nın açılış konuşmasıyla devam etti.
 
“ÇOMÜ’den Mezun Olmanın Gururunu Yaşıyorum”
Dr. Çayırlı, hekimliğe ilk adımı atan ÇOMÜ’lüleri tebrik ederek başladığı konuşmasında ÇOMÜ’lü olmaktan gurur ve mutluluk duyduğunu ifade etti. Doktor olmanın zorlu süreçlerinden bahseden Çayırlı, bu kutsal görevi yerine getirirken ÇOMÜ’den mezun olmuş olmanın avantajlarını meslek hayatında yaşadığını belirtti.
 
Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tamer Demir konuşmasında öğrenci ve velilere ÇOMÜ Tıp Fakültesi hakkında bilgiler verdi ve “Üniversitemizin kuruluşundan bu yana emeği geçen tüm akademik, idari personel ve yöneticilere huzurlarınızda şahsım ve kurumum adına şükranlarımı sunuyorum” dedi.
 
Dekan Prof. Dr. Demir; “Fakültemiz, çağdaş eğitim araçlarıyla donatılmış derslikler, modern araştırma laboratuvarları ile sizleri çağdaş bir hekim olarak yetiştirmek için hizmetinizdedir.” diyerek öğrencilere seslendiği konuşmasında:
 
“Geleceğin İbni Sina’ları siz genç meslektaşlarım; gayret ettiniz gecenizi gündüzünüze kattınız. Çok önemli bir imtihanı başarıyla geçtiniz ve çok önemli bir karar ile farklı bölgelerden aramıza, yolculuğumuza katıldınız, sizlere tıp eğitiminde her türlü hassasiyeti göstereceğimizden emin olunuz, bize güveniniz ve inancınız hiç bitmesin ve lütfen çalışmaktan vazgeçmeyiniz.
 
Hedefiniz, etik ve ahlaki değerlere bağlı, bilimsel açıdan güçlü ve çağdaş bir hekim olarak yetişmek olsun. Bu günden itibaren kendinizi geliştirme ve insanlığa faydalı olma konusunda çalışmalarınızı yoğunlaştıracaksınız.
 
Bu ülkenin sizlerin aklına, cesaretine ve çabasına ihtiyacı var. Gençliğinizin ve zamanınızın kıymetini bilerek en iyi şekilde kendinizi yetiştirmek için çabalayınız sosyal kültürel faaliyetleri ihmal etmeyiniz, bedeniniz ve ruhunuza daha rahat ettirmek için lütfen spor yapınız tüm Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi öğrencilerine örnek olunuz” dedi.
Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tamer Demir konuşmasını ailelere ve akademisyenlere seslenerek sonlandırdı:
 
“Hiçbir gün verdiklerinin hesabını yapmadan, çok kıymetli anne babalar saygıdeğer aileler en kıymetlinizi bizlere emanet ettiğiniz için her birinize teşekkür ediyorum. Emanetlerinizin korunup yüceltileceğine şüpheniz olmasın. Çocuklarınıza kattığınız değerlere şahit oldum ve böyle evlatlar yetiştirdiğiniz için hepinizi yürekten tebrik ederim.
 
İyi ki Vardınız, İyi ki Varsınız!
Tıp eğitiminin baş aktörleri, gizli kahramanlar, verdiği ölçüde mutlu olan bilgeler, değerli öğretim üyeleri; gençleri araştıran sorgulayan düşüncelerini özgürce söyleyen, ekip ruhunun geliştiği birey olma özelliğine halis, hastalarında din, dil, ırk, cins farkı gözetmeyen vatansever gençler olarak yetişmesindeki olağan üstü katkılarınız için şimdiden teşekkür ediyorum. Eğitimde fırsat eşitliği hayati öneme sahiptir diğer tıp fakülteleriyle karşılaştırıldığında geri de değil daha ileride olabilme adına fakültemize sunulan imkânlar için Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer hocamıza ve ekibine huzurlarınızda teşekkür ediyor, desteklerin artarak devamına olan inancımı sizlerle paylaşmak istiyorum. İyi ki vardınız, iyi ki varsınız!”
 
Rektör Prof. Dr. Yücel Acer ise törende bulunan ve eğitime katkı sunan herkese teşekkür ettiği konuşmasında şunları söyledi:
 
“Bu toplum yaklaşık 1000 yıldır Dünya’nın en zor coğrafyasında tutunmaya başardı ve yoluna devam ediyor. Dikkat ederseniz en zor coğrafyası diyorum, en zor coğrafyalardan biri demiyorum. Ülkemiz bütün 1000 yıllık tarihinde olduğu gibi Dünyanın en zor coğrafyasında tutunmayı başarmış olarak hep saldırılara maruz kaldı. Bir yandan hemen yanı başımızda terör örgütleri silahlandırılıyor, bir taraftan ekonomik bazı sıkıntılar çıkarılmaya çalışılıyor, bir taraftan içimizden bazıları kandırılarak bizleri bazı sorunlarla karşı karşıya bırakıyor. Bütün bunları özellikle yeni öğrencilerimiz duysun diye söylüyorum.
 
Türkiye, sıradan bir ülke değil çünkü sıradan bir coğrafyada değil ve bu toplum sıradan bir toplum değil. Bugün olduğu gibi gelecek de de bu saldırılarla karşılaşmaya devam edeceğiz. Ve şunu da bilmemiz lazım ki bir 10 yıl önce ki gibi de değil Türkiye. Artık Türkiye, kendini daha fazla geliştiren, daha güçlü bir Türkiye. Dolayısıyla karşılaştığımız sıkıntılar ve saldırılar eskisinden daha çetin, daha zor. Bu bize şunu gösterir; biz daha güçlü olmak zorundayız.
Mesleğinizdeki başarıyı, manevi değerlerle canlı tutarak taçlandıracaksınız. Ve son olarak da yabancı dil öğrenmeyi ihmal etmemelisiniz Bizlerin, dünyayı daha çok takip eden, daha çok bilen bireylere ihtiyacı var. Bizim bilmeme gibi bir lüksümüz yok, o yüzden yabancı dil öğrenin.
 
Değerli hocalarım bugüne kadar olduğu gibi ÇOMÜ Tıp Fakültesi’ni bu noktaya getirmiş akademisyenler olarak bundan sonrada katkılarınızın ne kadar önemli olduğunun farkındayız. Bu katkı olmadan, bu destek olmadan tıp fakültemiz edindiği yere gelemezdi.
Türkiye’de 80’nin üzerinde Tıp Fakültesi var. Bunlardan 60 civarı kadarı devlet üniversitelerinden oluşuyor.40’ın üzerinde ki üniversitenin kendi Araştırma ve Uygulama Hastanesi var. ÇOMÜ bu sınırlı sayıdaki Araştırma ve Uygulama Hastanesi olan üniversitelerden birisi. Bu, büyük emek ve çaba gerektiriyordu. Ben inanıyorum ki hocalarımızın çabaları ve katkıları hep devam edecek. Değerli öğrencilerimizin iyi yetişmesine katkı sunacaklar.”
 
Prof. Dr. Acer ailelere; “emanetiniz artık emanetimizdir, 6 yıl sonra hekimlerimizin mezuniyetinde görüşmek üzere” dedi.
 
Konuşmaların ardından Önlük Giydirme Törenine geçildi. Öğrenciler tek tek sahneye davet edilerek önlükleri giydirildi. Önlük Giyme Töreni’nin ardından hekim adayı öğrenciler Prof. Dr. Tamer Demir ile mesleğe ilk adım yeminlerini ettiler.