Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, "Son vakayı en kısa zamanda görmek tedbirlere uymakla mümkündür. Bu savaşı kazanacağımıza inancımız tamdır. Zaferimizin büyüklüğü ne kadar erken olacağına bağlıdır. Kara görülmüştür ama deniz durulmuş değildir" dedi.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, video konferans yöntemiyle yapılan Koronavirüs Bilim Kurulu Toplantısı'nın ardından Bakanlık Bilkent Yerleşkesi'nde açıklamalarda bulundu. Koca, salgına karşı koruyucu kalkanın neler olduğunun belli olduğunu ifade ederek, "Evden çıktığımızda maskemizi mutlaka takacağız, karşılaştığımız ya da bir arada olduğumuz insanlarla aramıza bir buçuk metre mesafe koyacağız ve el temizliğine normalde olduğundan daha fazla önem vereceğiz. Maske yüzde yüz olmasa da uyum gösterilen bir tedbirdir. Bu tedbiri ihmal eden veya maskesini kuralına uygun şekilde takmayan vatandaşlardan ricam konunun ciddiyetini hatırlamalarıdır. Kovid-19 salgını sebebiyle bugüne kadar 4 bin 585 hastamızı kaybettik. Hiçbirimiz 'Tedbirlerde daha başarılı olsaydık vefat sayımız yine değişmezdi' diyemeyiz. Bundan sonra şöyle düşünmek zorundayız ki tedbirler sadece şahsımızla ilgili değildir. Tedbirler her gün karşımıza çıkan vaka tablosundaki sonuçlarla yakından ilgilidir. Maske ve bir buçuk metre mesafe her ikisi birlikte uyulması gereken tedbirlerdir. İkisinden biri tek başına koruyucu olmayabilir. Maske sosyal mesafenin ihlali için gerekçe olmamalıdır. Maske kullanımı daha yaygınken mesafe kuralına yeteri kadar uyulmadığını bazı durumlardaysa bu kuralı uygulamanın zor olduğunu biliyoruz. Mesafe kuralına uymanızı kolaylaştıracak düzenlemeler Bilim Kurulu'nun hazırladığı rehberler esas alınarak ilgili bakanlıklarımızca yapılmıştır. Bir buçuk metre mesafe kuralına uymanızı zorlaştıran sosyal ortamlar için yetkili kurumlara bildirimde bulunmanızı özellikle istirham ediyorum" ifadelerini kullandı.
'BU SAVAŞI KAZANACAĞIMIZA İNANCIM TAMDIR'
Vatandaşlardan ısrarlı bir isteklerinin olduğunu belirten Koca, "AVM gibi kalabalık ortamlara gittiğinizde lütfen 3 saatten fazla kalmayın. Giyim mağazalarında ürünler sık temasa maruz kalır. Böyle bir alışveriş sonrasında ellerinizi yıkamalı, her nerede olursa olsun başkalarının da temas etme ihtimali olan ürünlere veya yüzeylere dokunmuşsanız elinizi yüzünüze değdirmemelisiniz. Pazar yerleri de hastalık bulaşma ihtimali açısından riskli alanlardır. Hastalığın ilk günlerinden beri pazar yerlerinde uyulması zorunlu olan kurallar getirilmiştir. Kurallara uyumda hem siz dikkatli olmalı hem de gerekli durumlarda uyarılarda bulunmalısınız. Normalleşme süreci sağlık hizmetleri açısından önemli sonuçlar doğurmaktadır. Hastanelerimiz artık olağan hizmetlerine geçmeye başlıyor. Polikliniklerimiz her zaman ki hastalıklar ve hastalarla daha çok ilgilenecek, ertelenmiş tedaviler için randevu verecekler. Hastanelerimiz ve sağlık çalışanlarımız için de gerekli rehberi yayımladık. Kurallara muntazam bir şekilde uyulacaktır. İşin özü şudur ki evimizin dışındaki hayatımızın adı 'Kontrollü Sosyal Hayat'tır.' Uyulması gereken tedbirler zor değildir. Özünde çok kolaydır. Her zamanki el temizliğine daha fazla önem, maske ve bir buçuk metre mesafe. Tedbirlerin kolaylığını; riske, hastalığın meşakkatine bakarak söylüyoruz. Normalleşme sürecinde bize kılavuzluk edecek gerçek şudur: Son vakanın tespit ve tedavisine kadar risk devam edecektir. Son vakayı en kısa zamanda görmek tedbirlere uymakla mümkündür. Bu savaşı kazanacağımıza inancımız tamdır. Zaferimizin büyüklüğü ne kadar erken olacağına bağlıdır. Kara görülmüştür ama deniz durulmuş değildir. Yakalanmaktan kaçınacağımız olası dalgalar var" şeklinde konuştu.
'RUSYA İLE KARŞILIKLI KLİNİK ÇALIŞMALARIN YAPILABİLECEĞİNİ KARARA BAĞLADIK'
Bakan Koca, konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Koca, gelen bir soru üzerine yaptığı açıklamada, "Türkiye'de şu an aşı ve ilaç anlamında 22 üniversite ve merkezin çalışması var. Hayvan deneyi aşamasına gelen şuan 4 üniversitemiz var. Rus mevkidaşım ile görüşmemizde aşı çalışmalarında özellikle hayvan çalışmalarında sonlarına doğru geldiklerini ve biliyorsunuz aşıları özellikle insan çalışması, klinik çalışma dönemi önemli. Klinik çalışmayı bir başka ülkede de yapmanız gerekiyor. Sadece ülkenizde yapmanız yetmiyor. O nedenle Rusya ile bu anlamda hem onların hem bizim geliştirdiğimiz aşılarla ilgili karşılıklı klinik çalışmaların yapılabileceğini karara bağladık ve bilim insanlarımızda Rusya'daki bilim insanları ile telekonferansla bir araya gelmişlerdi. Yarın bu görüşmenin 2'ncisi yapılacak. Bundan sonra bu görüşmeler daha yoğun bir şekilde yapılmış olacak" diye konuştu.
'HAFTA SONU SOKAĞA ÇIKMA KISITLAMASIYLA İLGİLİ ŞU AN BİR DÜŞÜNCE YOK'
Bakan Koca, hafta sonu sokağa çıkma kısıtlamasının olup olmayacağıyla ilgili olarak ise "Sokağa çıkma kısıtlaması daha çok özellikle en son 15 ilimizde gerçeklemişti. İllerdeki geçişlerin kısıtlandığı durumda daha çok uyguladığımız bir durumdu. Önümüzdeki dönem hafta sonu sokağa çıkma kısıtlamasıyla ilgili şu an genel bir düşünce yok ama il bazında illerde vakaların dağılımında bir değişiklik olursa o durumda gerektiğinde illerde bu anlamda her zaman karar almak mümkün olabilir. Bilim Kurulu'nun genelde böyle bir önerisi olmuş oldu. Şu an bütün Türkiye'de veya en son uygulandığı şekliyle illerdeki uygulanma şeklinde bir önerisi olmadı. Gerektiğinde iller bazında vaka durumuna göre gündeme her zaman gelebilir" değerlendirmesinde bulundu.
65 YAŞ VE ÜSTÜ İLE 18 YAŞ ALTININ SOKAĞA ÇIKMASI
Bakan Koca, 65 yaş ve üstü ile 18 yaş altının sokağa çıkma kısıtlamasının kaldırılması durumu ile ilgili, "Bu süreçte en çok fedakarlık gösteren 65 yaş üstü büyüklerimiz ve gençlerimiz oldu. Halen sokağa çıkma noktasında kısıtlı olan ve en son Sayın Cumhurbaşkanımızın da açıkladığı şekliyle büyüklerimizin haftada 1 gün gençlerimizin de bu dönemde haftada 2 gün sokağa çıkma saatleri belirtildiği şekilde uygulanıyor. Bilim Kurulu'nda bu gündeme geldi. Daha çok özellikle büyüklerimizin hareket kısıtlılığı ve benzeri sorunlar nedeniyle bunun artırılmasının doğru olacağı şeklinde bir yaklaşım var. Düzenlemeyle ilgili önümüzdeki hafta muhtemelen gündeme gelmiş olur. Daha net bir karar, Bilim Kurulu'nun önerisi ile Bakanlar Kurulu'nun da gündeme gelmiş olur. O durumda açıklanmış olur" şeklinde konuştu.
'ZORUNLU OLMADIKÇA HASTANELERE MÜRACAAT EDİLMEMESİ GEREKİR'
Koca, "Hastanelerdeki süreçlerin normale dönmesiyle bir yoğunluk yaşanması bekleniyor mu, nasıl önlemler alınacak?" sorusu üzerine yaptığı konuşmada, "Özellikle bu dönemde acil olmayan vakaların ertelendiğini biliyoruz. Yani acil olan vakalarımız hiçbir zaman sonraya bırakılmadı. Bu süreçte yine benzer şekilde zorunlu olmadıkça hastanelere, sağlık kuruluşlarımıza müracaat edilmemesi gerektiğini özellikle ifade etmek istiyorum. Çünkü hastane ortamlarının bu anlamda riskli olduğunu hepimiz biliyoruz. Burada özellikle randevu sistemiyle polikliniklerin devreye girmesini esas kıldık. Yani öncelikle MHRS üzerinden randevu alınarak gidilmesini ve orada bir kalabalık oluşturmadan poliklinik düzeninin sağlanmasını esas aldık" dedi.
'KÖK HÜCRE UYGULAMASININ BAŞARILI OLMADIĞINI SÖYLEYEBİLİRİZ'
Kök hücre ve plazma tedavisi ile ilgili açıklamalarda bulunan Bakan Koca, konuşmasında şunları kaydetti: "Kök hücreyle ilgili olarak uyguladığımız epey bir vakamız oldu. Sonuçlarını yakında yayınlamış oluruz. Ama şunu erkenden söyleyebilirim ki kök hücre uygulamasının başarılı olmadığını söyleyebiliriz. Yani kök hücrenin devam ettirilmesinin gerekmediğini düşünüyoruz. Yayınlandığında da bunu net ortaya koymuş oluruz. Plazmadan ise fayda görüyoruz. Plazma uygulamasına devam ediliyor ve önümüzdeki dönemde biz plazmadan daha yoğun antikor vermek üzere immunoglobulin sentezi geliştiriyoruz. Zannediyorum 1.5 ay zaman diliminde antikorun daha yoğun olduğu erken dönemde immunoglobulin verilmesinin imkanı doğmuş olacak. Yani kalp yetmezliği ve benzeri sorunları olan volim nedeniyle verilmeyecek plazmayı biz daha yoğunluklu antikor anlamında immunoglobulin vererek önümüzdeki dönemde bunu hızla şekillendirmek istiyoruz. Yeni bir dalgalanma veya bu anlamda vaka söz konusu olursa 1- 1.5 ay sonra bizim pasif aşı dediğimiz koronayla ilgili bu immunoglobulini sentezlemiş olacağız. Onu daha yaygın kullanmayı hedefliyoruz, faydasını biliyoruz ama kök hücre uygulamasının faydasının olmadığını söyleyebiliriz."
Kaynak: DHA