Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir "14 ayrı dalış noktası var ve 150 kilometrelik alanda dalışa imkan veren bir destinasyon oluştu" dedi. Gelibolu Tarihi Sualtı Parkı, Amerikan gazetesi The New York Times’a konu oldu.
Çanakkale Savaşları'nın yaşandığı tarihi Gelibolu Yarımadası'nda, 106 yıl önce batan yabancı savaş gemilerinin envanterinin oluşturulmasıyla ortaya çıkacak 'Gelibolu Tarihi Sualtı Parkı', dalış turizmine açılacak. Seddülbahir Kalesi açıklarında batırılan İngiliz zırhlısı ‘HMS Majestic'in de içinde olduğu 14 farklı dalış noktasının, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı koordinasyonunda Milli Savunma Bakanlığı, TÜBİTAK ve farklı kamu kurum kuruluşlarının katkılarıyla dalış turizmine açılması planlanıyor.
Gelibolu Tarihi Sualtı Parkı dalış noktaları; 'HMS Majestic', 'Ertuğrul Koyu Massena ve Saghalien gemi kalıntıları', 'Helles Barçları', 'Tekke Koyu (W Beach) batıkları', 'Arıburnu Barç', 'Küçükkemikli Barçları', 'Arıburnu Layter', 'Lundy', 'HMS Louıs', 'S.S. Milo', 'Tuzla', 'Denizaltı Mania Ağı', 'Bebek Kayalıkları' ve HMS Trıumph'tan oluşacak. Seddülbahir ve kemikli burnu arasındaki 150 kilometrelik alan ile Çanakkale Boğazı'ndaki batık savaş gemilerinin envanterinin çıkarılması sürüyor.
İlk inceleme 27 Mayıs 1915'te Seddülbahir açıklarında Alman U-21 denizaltısı tarafından batırılan 120 metre uzunluğundaki İngiliz zırhlısı 'HMS Majestic' batığında yapıldı. 24 metre derinlikteki batık gemi, üzerinde halen top mermilerinin bulunduğu görüntülendi. Batığın dalış turizmi için tehlike oluşturup oluşturmadığı yönünde araştırmalar yapıldı. Dalış turizmine açılacak ilk batık, İngiliz Kraliyet Donanması'na ait 'HMS Majestic’ zırhlısı olacak.
THE NEW YORK TİMES'A HABER OLDU
Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı'nca yürütülen Gelibolu Tarihi Sualtı Parkı, The New York Times gazetesine konu oldu. Dün gazetede yayınlanan haberde, Gelibolu Tarihi Sualtı Parkı hakkında bilgi verildi.
'DÜNYADA 1'İNCİ DÜNYA SAVAŞI TEMALI BİR SUALTI PARKI İLK DEFA OLUŞTURUYORUZ'
Çanakkale'nin dünyanın en önemli dalış merkezlerinden biri olma yolunda ilerlediğini ve artık sona gelindiğini belirten Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, "2017 yılından beri Çanakkale Savaşı Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı'nca yürütmekte olduğumuz çalışmalar, bu ay itibarıyla nihayetlendi ve Çanakkale Gelibolu Yarımadası'nda 1'inci Dünya Savaşı temalı hem bir dalış merkezi hem de su altı parkı oluşturduk. 14 ayrı dalış noktası var ve 150 kilometrelik alanda dalışa imkan veren bir destinasyon oluştu. Bu konuda çok iddialıyız çünkü dünyada 1'inci Dünya Savaşı temalı bir su altı parkı ilk defa oluşturuyoruz. Ve suyun altındaki tarihsel önemi olan batıkları hem sportif dalışlara hem teknik hem de turistik amaçlı dalışlara açıyoruz. Bu konuda da dünyada büyük bir beklenti vardı. Dalış camiası, Çanakkale'deki batıklara dalmayı çok arzu ediyordu. Fakat daha önce orası birtakım ihtiyaçlar sebebiyle askeri yasak bölgeydi. Dalışa yasak bölgeydi. Zaman zaman dalışlar oluyordu daha sonra devletimizin ilgili makamlarıyla görüşerek dalışa yasak bölge olmaktan çıkardık ve daha sonra bir proje koyduk. Projemizin de esası suyun altındaki yatan tarihi gün yüzüne çıkarmak ve dünya dalış camiasının da hizmetine sunmak. Bununla alakalı Milli Savunma Bakanlığımız ve askeri yetkililerle konuştuk. Daha sonra da burada TÜBİTAK’la çok hummalı ve çok teknik detayı çalıştık. Ortaya su altı parkı çıktı" dedi.
'SUYUN ALTINDA BİR TARİH YATIYOR'
Ekim ayının başında çok büyük bir tanıtımla burayı dünyaya duyurmuş olacaklarını kaydeden belirten Kaşdemir, şöyle devam etti:
"Şuna çok inanarak söylüyorum ki, Çanakkale en önemli dalış destinasyonlarından biri olacak. İnsanlar suyun altına daldığı zaman 1'inci Dünya Savaşı sırasında batan çıkarma tekneleri, gemileri görmüş olacak. Bunların hepsinin de bir hikayesi var. Dünyanın birçok dalış noktasında, birtakım şeyler sonradan batırılır ve dalış merkezi oluşturulur. Bunların hepsi doğal batıklar, tarihi var, geçmişi var, gerçekliği ve hepsinin de bir hikayesi var. Dalışa meraklı olan kişiler de hikayesi olan bu tarihi batıklara dalmayı büyük bir merakla bekliyor. Bu ay sonunda bitirmiş olacağız. Ve dünyanın en önemli dalış merkezlerinden birisi olmuş olacağız. Ümit ediyoruz ki dalış camiası da buraya bir teveccüh gösterecek. Bir Kaş gibi, Mısır'daki dalış noktaları gibi dünyanın değişik yerlerindeki dalış noktaları gibi Gelibolu Tarihi Sualtı Parkı çok bilinen, çok arzu edilen bir yer olacak. Turizm anlamında da çok büyük bir pay sahibi olmuş olacağız çünkü amacımız; en az yılda 20-30 bin dalgıcı buraya getirip daldırmak. Hem tanıtım amaçlı hem tarihsel gerçekleri ön plana çıkaran dalışlar hem de turizmden pay almak amaçlı bir çalışma oldu. Bütün dalış meraklılarını Çanakkale’ye davet ediyoruz. Onları suyun altında bekleyen büyük bir tarih var. Çanakkale’de suyun altında tam bir tarih yatıyor."
'SAVAŞIN RUHUNUN DENİZ ALTINDAN İNCELENMESİ AÇISINDAN BU PROJE ÇOK ÖNEMLİ'
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Mithat Atabay ise, "Çanakkale Savaşları sırasında gerek Çanakkale Boğazı önünde, gerekse boğazın içerisinde, gerek Marmara çıkışında pek çok batık meydana geldi. Bu batıklara baktığımız zaman, özellikle dönemin gemilerine bağlı olarak Türk tarafının toplam 254 tane gemisini kaybettiğini, bunların içerisinde 220 tanesinin yelkenli olduğunu görüyoruz. Düşman gemileri arasında ise hepsi savaş gemisinin çeşitli boyutları olmak üzere toplam 16 deniz altı ve savaş gemisi Çanakkale Boğazı'nda battı. Aradan geçen 106 yıllık zaman dilimi içerisinde hem Çanakkale Boğazı'nın uluslararası su niteliği arz etmesi hem geçiş nitelinin olması hem de özellikle sürekli akıntı bulunması nedeniyle batıklara dalış, uzun süre sadece kıyı bölgelerinde gerçekleşti. Ancak Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı'nın yaptığı bir proje çerçevesinde özellikle dalışa uygun olan yerlerde, bir dalış turizminin başlamasına karar verildi. Dalış turizmi şu açıdan önemli, hem bu batıkları 1'inci Dünya Savaşı sırasında meydana gelen ve insanların manevi duygularını da içinde taşıdıkları gemileri içermesi açısından dikkat çekicidir. Bugün ise eğer Çanakkale Boğazı'nın kuzeyinden bakarsak Gelibolu Yarımadası'nın etrafını adeta birer kolye gibi çevirmiş zümrüt parçaları olarak bunları görebiliriz. Hem bugün tarih, hem manevi duygular, hem de ülkenin ekonomisi açısından batık turizminin çok önemli bir yer tutacağını görüyoruz. Özellikle hem yabancı turistlerin buraya gelmesi, hem yerli ilginin artması hem de savaşın ruhunun deniz altından incelemesi açısından çok önemli bir proje olduğunu görüyoruz. İlk başta hemen Arıburnu karşısında bulunan batıklardan başlamak üzere uygun olan yerlerde batık turizminin gelişeceğini görüyoruz. New York Times'ta bu projeyle ilgili bir haber çıktı. Bunun önemi şudur; gerçekten boğazların özel bir statüsü var. Bu statü nedeniyle pek çok izin alınması gerekiyor. Bu nedenle de tarih boyunca özellikle Cumhuriyet döneminde bu batıklara dalış çok uygun olmadı. İzin alabilmek ve oralarda inceleme yapabilmek, şimdiye kadar çok uzun prosedürler gerektirdi. Bugün böyle bir projenin başlaması ve uluslararası nitelik arz eden boğazlarda böyle bir etkinliğin başlaması hem uluslararası barışın, hem aynı zamanda da toplumların etkileşimi açısından, ayrıca da Türkiye ekonomisinin gelişmesi açısından önem arz ediyor. O yüzden uluslararası basın ajansları ve aynı zamanda da ülkeler buna rağbet ediyorlar ve dikkatle takip ediyorlar" diye konuştu.
DHA
Kaynak: DHA