Daha önce yüzme, koşu ve triatlon gibi branşlarda Türkiye Şampiyonluğu, Balkan 5’inciliği, Avrupa 6’cılığı gibi başarıları olan Aygün, Tokyo 2020 Yaz Olimpiyatları’na katılması durumunda triatlon branşında ülkemizi temsil edecek. Katıldığı müsabakalarda hem Çanakkale Onsekiz Mart  Üniversitesi  hem de ülkemizi başarıyla temsil eden Buse Aygün  sportif kariyeri üzerine  yaptığı açıklamalarda şunları söyledi “9 yaşımdayken bir tatil beldesindeki havuzda boğulma tehlikesi atlatmamla birlikte spor hikayem başladı. Yüzme bilmeden girdiğim havuzda can simidi yardımıyla suyun üzerinde dururken birden bire simidin belimden çıkmasıyla suda çırpınmaya başlamıştım. Bunu gören abim suya atlayıp hayatımı kurtardı. Önceleri duş alırken bile nefes alamaz durumdayken başımdan geçen bu olaydan sonra ailem beni yüzme kursuna kayıt ettirdi. Kurstaki antrenörler “Bu kızdan yüzücü olmaz, boşuna uğraşmayın” diyorlardı. Ben de onlara, yüzmede başarılı olabileceğimi göstermek istiyordum. Bu konuda bana en büyük desteği ailem verdi. Yaklaşık 9 yıl boyunca profesyonel olarak yüzdüm ve birçok başarı elde ettim” dedi. 

 Yaşımdan Dolayı Rekorlarım Resmiyet Kazanmadı

Hem Milli takımda hem de bireysel olarak bir çok rekora imza attığını ancak yaşının küçük olmasından dolayı resmiyet kazanmadığını söyleyen Buse Aygün “Türkiye çapında yapılan yüzme yarışlarının üst düzey kategorilerinde 15 defa yarışarak Türkiye Şampiyonlukları elde ettim. 14 yaşından beri üst üste katıldığım 5 yarışta da Çanakkale Boğazını geçerek hem genel klasmanda hem de bayanlar kategorisinde her sene birinci oldum. 15 yaşında açık deniz branşında milli takıma seçildim. Ülkemi Macaristan’da temsil ettim. Sayısız Türkiye Şampiyonlukları elde ettim. Ardından su altı branşına geçtim. Tek nefes ile su altında 87 metre yatay şekilde yüzdüm. “Speed Apnea” branşında ise yaptığım derece ile 17 yaşında Dünya Şampiyonasına davet edildim. Fakat yaşımın küçük olmasından dolayı milli takımda yer alamadım aynı zamanda sergilediğim su altı performansları, resmi yarışmalarda olmadığı için rekorlarım resmiyet kazanmadı. Ardından Biatlon (yüzme-koşu) branşına geçtim ve Türkiye şampiyonlukları elde ettim. Daha sonra bir antrenörüm vasıtasıyla triatlon branşıyla tanıştım. İlk girdiğim müsabakada Türkiye üçüncüsü oldum ve şimdiye kadar kürsüden hiç inmedim” dedi. 

Üniversite Her Zaman Yanımda Oldu 

Okulda yaptığı Çalışmalar hakkında da bilgiler veren Buse Aygün “Sporumu daha rahat yapabilmek amacıyla beden eğitimi ve spor yüksekokulu bölümünü seçtim. Hocalarımızın okulda gösterdiği bilimsel veri ve bilgileri antrenmanlarıma uygulayabiliyorum. Öğle aralarında ise okulumdaki fitness salonunda antrenmanlarımı yapabiliyorum. Ayrıca Dardanos Yerleşkesinde bulunan 25 metrelik yarı olimpik yüzme havuzunda ve stadyumda yarışmalara hazırlanıyorum. Rektörümüz Yücel Acer’e, 6-10 Temmuz tarihlerinde Bulgaristan’ın Rusçuk kentinde yapılacak olan Triatlon Balkan Şampiyonası için verdiği maddi ve manevi desteklerden dolayı şimdiden teşekkür ediyorum” dedi. 

Triatlon  En Zor Branş

Triatlon branşı hakkında da bilgiler veren Buse Aygün Triatlon branşının en zor spor olduğunu söyledi. Aygün “Triatlon sırasıyla yüzme, bisiklet ve koşu branşlarından oluşan bir spor dalıdır. Bu branş oldukça dayanıklılık ve kuvvet gerektirdiği gibi mental olarak da güç gerektiren bir branştır. Mesafeleri sprint ve olimpik olmak üzere ikiye ayrılır. Sprint mesafede 750 metre yüzme, 20 km bisiklet ve 5 km koşu yapılırken olimpik mesafede 1500 metre yüzme, 40 km bisiklet ve 10 km koşu yapılmaktadır” dedi. 

 En Büyük Hayalim Olimpiyatlara Katılmak

Herkeste olduğu gibi en büyük hayalinin olimpiyatlara katılmak olduğunu söyleyen Buse Aygün  bunu başardığı için de çok mutlu olduğunu söyledi. Buse Aygün “Olimpiyatlar, profesyonel spor yapan herkesin en büyük hayalidir. Hedefler İlk başta Türkiye şampiyonu olmakla başlanır, ardından Balkan ve Avrupa’da kürsüye çıkmak gelir daha sonra ise en büyük hedef olan olimpiyatlar gelir. Benim de herkes gibi en büyük hayalim olimpiyatlar. Bunun için çok çalışmak gerekiyor. Haftanın bir günü yüzme-koşu, bir günü ise yüzme-bisiklet antrenmanı yapıyorum. Size gün boyu neler yaptığımdan bahsedecek olursam; sabah 6.00 - 8.00 arası yüzme antrenmanlarım oluyor. Saat 9’da evime gelip kahvaltımı yapıp uyuyorum. Öğlen saat 14.00’da fitness antrenmanları yapıyorum. Saat 17.00’da koşu idmanlarım başlıyor ve yaklaşık 15 -20 km arası koşuyorum ki bu koşu bazen 90 kilometrelik bir bisiklet antrenmanına dönebiliyor. Bazı günler teknik antrenmanlar olurken bazı günler güç ve kuvvete dayalı idmanlarımız da olabiliyor” dedi. 

 Koşu Kürsüyü Belirler

Triatlonda  mücadele edecek olanlara tavsiyelerde bulunan Buse Aygün, özellikle bu branşı seçecek olanların nasıl çalışmaları gerektiğine de değindi. Aygün  “ Öncelikle yüzmelerine önem vermeliler. Çünkü bu branş yüzmeyle başladığı için yüzme etabını hızlı bitirmek yarışmacıya avantaj sağlıyor. Yüzme etabında geride kalanlar bisiklet etabına başlayan sporculara yetişemiyor. Bunun yanı sıra triatlonun son kısmı olan koşu, kürsüyü belirleyen kısım oluyor. Onun dışında kondisyon ve dayanıklılık ağırlıklı çalışmalar yapmak, uyku ve beslenme düzenlerine dikkat etmek sporcuyu başarıya ulaştırıyor” dedi. 

 


Kaynak: Haber Merkezi